Siyasi uzmanlara göre, yeni işbirliği formatı, her biri Avrupa Birliği’ne üyelik hedefleri olan üç ülkenin ortak sorunlarını AB’ye getirmeye yardımcı olabilir.
Ukrayna, Gürcistan ve Moldova yeni bir platform – Associated Trio – formatında çalışmaya başladı. 19 Ağustos’ta Batum’da yapılan zirvenin ardından Vladimir Zelenskiy, Maia Sandu ve Salome Zurabişvili , her birinin Avrupa Birliği’ne daha fazla entegrasyon çabalarının birleştirilmesini ilan eden ve kaydeden bir bildirgeyi onayladılar.
Delo.ua‘da yayınlanan bir makalede siyasi uzmanlar, böyle bir yerel formatın gerçekten de bir başarı şansı olabileceğini belirtti: Her ülkenin bir takım benzer sorunları olduğu bir durumda, Avrupalı ortaklara konumunu “üçlü ses” halinde iletmek daha kolay olacaktır. Ancak bu, Associated Trio içindeki çalışmanın, gerçek anlam ve eylemle doldurulup doldurulmayacağına ve uluslararası bir PR kampanyası haline gelip gelmeyeceğine bağlı olacaktır.
Sorunların etrafında birleşin
Ukrayna, Gürcistan ve Moldova’dan oluşan Associated Trio’nın yaratılmasının temeli olarak birkaç faktör ortaya çıktı: bunlar, her birinin Avrupa entegrasyon emelleri ve AB üyeliği olasılığına giden yolda benzer sorunlar ve hatta Rusya Federasyonu’nun bir dereceye kadar dahil olduğu toprak çatışmalarıdır. Bu, Ukrayna’da geçici olarak işgal edilen Donbass, Moldova’da tanınmayan Transdinyester’e ve Gürcistan’daki Abhazya’ya kadar uzanıyor. Siyaset bilimci Vladimir Fesenko‘ya göre , bu faktörler üç ülkeyi o kadar çok birleştiriyor ki, işbirlikleri yalnızca nesnel olarak değil, aynı zamanda politik olarak da uygun.
Fesenko “Ukrayna’nın Moldova ve Gürcistan ile etkileşimi, dedikleri gibi bir nevi “Tanrı’nın emri” gibi: Her üç ülke de aynı anda AB ile Ortaklık Anlaşması ve Derin Serbest Ticaret Bölgesi imzaladı, üçü de gelecekte AB üyeliği istiyor. Doğu Ortaklığının diğer ülkelerinden (12 yıldan fazla bir süredir var olan Ukrayna, Gürcistan, Moldova, Azerbaycan, Ermenistan ve Beyaz Rusya ile entegrasyon projesi), hepsi bunu istemiyor, bunlardan sadece üç ülke AB ile derinleşme ve daha hızlı entegrasyonla ilgileniyor. Bu nedenle, Avrupa Birliği’ne girmek için ortak bir strateji ve taktiklere sahip olmaları için birlikte çalışmaları faydalı ve uygun. İkinci önemli nokta, her üç ülkenin de doğrudan veya dolaylı olarak Rusya ile ilgili toprak sorunlarının olması.” dedi.
Ukrayna Gelecek Enstitüsü’nün Uluslararası ve İç Politika programında uzman olan Igar Tişkeviç‘in açıkladığı gibi, bu tür platformlar gerçekten etkili olabilir. Benzer bir örnek, Visegrad Grubu ülkelerinin – Polonya, Çek Cumhuriyeti, Slovakya ve Macaristan’- birleşmesi ile gösterildi: Ortak çabalar, ortak sorunlar ve görevler bağlamında, Avrupa Birliği için ortak gereksinimlerin oluşturulmasını mümkün kıldı. . Ukrayna, Gürcistan ve Moldova, Associated Trio’yu oluşturarak muhtemelen bu çalışma biçimini yeniden yaratmaya çalışmaktadır.
Igar Tişkeviç “Size, AB’ye katılım bağlamında Visegrad Grubu ülkeleriyle Slovakya arasında bir nüans olduğunu ve diğer üç ülkenin Slovakya sorunu AB’den çekilmediği sürece müzakerelere devam etmeyi reddettiğini hatırlatmama izin verin. Diğer şeylerin yanı sıra, üçlü bir ortalığın yaratılması ortak lobiye geçme girişimi olabilir. Örneğin, AB ile ilişkilerinin durumuna bakarsanız, her üç devlet de şu veya bu şekilde gelecekte daha yakın bir entegrasyona geçme arzusunu ve son iki yılda üç ülkenin tümü şu veya bu biçimde birlikte hareket etme arzusunu beyan etti ve aslında reddedildi.”
Ancak Tişkeviç‘e göre, yeni Trio’nun etkinliğine ancak çalışmaları gerçek anlamla dolu dolu olursa güvenmek mümkün olacak. Aynı zamanda, uzman, bu tür bir işbirliğinin basitçe PR olarak ortaya çıkabileceğini kabul ediyor. Ancak ona göre bu seçenek bile, her bir ülkedeki iç siyasi süreçlere de fayda sağlayabilir.
Ukrayna, Moldova ve Gürcistan, AB Entegrasyonuna İlişkin Batum Bildirgesi’ni imzaladı
