Ukrayna’nın Türkiye Büyükelçisi Vasil Bodnar, şu anda Türkiye’de bulunan beş “Azov” komutanının serbest bırakılmasında hazır bulundu ve durumları, kalış koşulları ve değişim sürecinde Türkiye’nin rolü hakkında konuştu.
Bodnar “Erkeklerimizin çok acı çektikleri, işkence gördükleri ve kilo verdikleri için esaret koşullarının dayanılmaz olduğu görülüyor, ancak ruh sağlıkları yerinde ve yılmaz bir mücadele gösterdiler. Onları Azovstal’dan gelen, fabrikadan ayrılmadan önceki fotoğraflarda, videolarda gördüğümüz şekilde karşılaştırırsak, fark büyüktür. Ama zamanla ve yavaş yavaş toparlanacaklarını düşünüyorum, bunun için gerekli tüm koşullar yaratılacak.” dedi.
Esir değişimi Türkiye’de yapıldı. 215 esir Ukraynalı askere karşı Medvedçuk ve 55 Rus esir verildi
Azov komutanları Türkiye’de, özel statüde ve Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kişisel güvenlik garantisi altında kalacak.
Vasil Bodnar, “Rehabilitasyona tabi tutulacaklar, yaşadıklarından kurtulabilmeleri için gerekli tüm tıbbi ve psikolojik yardım sağlanacak” dedi.
Türk tarafı çok sorumlu ve misafirperver olduğunu vurgulayan Bodnar “Askerlerin ve sivillerin Mariupol’dan tahliyesinden önce, özellikle Türk tarafı Nisan ayında hazırdı, ancak Rus tarafı o zaman bu fikrin uygulanmasına izin vermedi. Şu anda Türk tarafı kendisini çok sorumlu ve misafirperver gösteriyor, askerlerin ihtiyacı olan her şeye sahip.” dedi.
Vasyl Bodnar, Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenskiy ile Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kişisel görüşmelerinin esir değişimlerinde büyük rol oynadığını da vurguladı. Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Ofisi başkanı Andrey Yermak’un bu anlaşmaların tüm uygulama sürecinin koordinasyonunu sağladığını belirten Bodnar “Ukrayna’da, ortaklarımızın saldırgan ülke ile herhangi bir temasını hassas bir şekilde ilerlettiğinin farkındayız. Ancak mahkumların değişimini sağlamak başka nasıl mümkün olabilir? Türkiye bizim dostumuz ve ortağımız ve resmi olarak Ankara’nın arabuluculuğu şeklinde zor yükü üstlenmesi iyi oldu. Bu nedenle, eylemlere ve sonuçlara göre değerlendirmeye değer. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ekibinin bu değişimde en büyük övgüyü hak ettiğine inanıyorum. Türk tarafının çabaları önemli sonuçlar getirdi ve gelecekte daha da büyük çabalar göstermeye devam edeceklerine inanıyorum.” dedi.
Türkiye, Ukrayna’nın işgal altındaki topraklarında yapılmak istenen “referandumları” kınadı
Türkiye’nin savaşın başından beri tutumunun barışı sağlamayı amaçladığını ve ülke liderliğinin bunu diplomatik yollarla teşvik etmeye çalıştığını da kaydederek “Tahıl anlaşması gibi, esir değişimi de Türkiye’de barışa doğru bir hamle olarak görülüyor. Tekrar ediyorum, bu Türkiye’nin vizyonudur. Biz de barış arıyoruz, ancak bizim anlayışımıza göre barış, toprakların kurtarılmasıdır. Bizim bakış açımıza göre, ne müzakere masasında ne de birliklerin geri çekilmesiyle ya da zorla nakavt edilerek elde edilen toprakların kurtarılması olmadan barıştan bahsetmek mümkün değildir. Ukrayna Cumhurbaşkanı, BM Genel Kurulu’ndaki konuşmasında her şeyi açıkça anlattı. Ancak Türkiye’nin beklentileri bizimkilerle hiçbir şekilde çelişmiyor.” dedi.
