Avrupa Konseyi Ukrayna ile müzakerelerin başlatılmasını onayladı. Bu hem Ukrayna hem de AB için tarihi bir karar. Peki Ukrayna bundan sonra neler yapmalıdır?
Ukrayna Avrupa Politikası Merkezi’nden Snejana Dyaçenko, Lyubov Akulenko ve Dmitry Naumenko‘nun ‘AB’nin tarihi kararından sonraki hayat: Kiev’in katılım müzakerelerini hızlandırmak için nasıl davranması gerekiyor.’ isimli makalesinde Ukrayna’nın neler yapması gerektiği anlatıldı.
Makale yazarlarına göre bu kararın şu anda alınmış olması, Mart ayına, hatta Haziran 2024’e ertelenmemiş olması çok önemli.
Ukrayna (ve Moldova) ile katılım müzakerelerine yeşil ışık yakılması, AB liderlerinin bu kararı geciktirmenin risklerini anladıklarını ve bu nedenle anı ustaca değerlendirdiklerini kanıtlıyor.
Artık Ukrayna için müzakerelerin teknik aşaması başlıyor.
Prosedür uyarınca, Avrupa Komisyonu bir müzakere çerçevesi hazırlamaya başladı; bu, aday devletle müzakere sürecinin genel ilkelerini tanımlayan önemli bir belgedir.
Örneğin, aday bir ülkenin ulusal mevzuatını AB normlarıyla uyumlu hale getirmesi gerekiyor, müzakere süreci temel reformlarla başlıyor ve bitiyor, tam üyeliğe doğru ilerlemenin hızı yalnızca liyakata bağlı – ve bu, Avrupa Birliği’nin gerekliliklerinin yalnızca bir kısmı.
Bu belge her ülke için ayrı ayrı geliştirilmektedir; ancak yapısı ve metni tüm adaylar için aynıdır.
“Çerçevenin” hazırlanmasına paralel olarak Avrupa Komisyonu, Ukrayna yasalarını AB yasalarına uygunluk açısından taramaya başlayacak.
Bu süreç genellikle hükümetlerarası konferansın ardından gerçekleşiyordu ancak Ukrayna (ve Moldova) örneğinde Avrupa Komisyonu zaman kaybetmemeye ve katılım müzakerelerini başlatmaya yönelik siyasi kararın hemen ardından taramaya başlamaya karar verdi.
Ancak AB Konseyi, müzakere çerçevesini yalnızca Ukrayna’nın Avrupa Komisyonu’nun AB’de belirtilen dört şartına tam olarak uymasından sonra onaylayabilir.
Hükümete göre Ukrayna neredeyse bitiş çizgisine ulaştı; geriye kalan tek şey Verkhovna Rada’da lobicilikle ilgili yüksek kaliteli bir yasa çıkarmak.
Ancak bundan sonra Ukrayna proaktif davranmaya başlayabilir.
“Temel Reformlar” kümesindeki taramanın tamamlanmasını beklemeden, bu fasıllara ilişkin müzakerelerin başlatılmasına ilişkin açılış kriterlerinin yerine getirilmesine başlanması düşünülüyor.
Haberlerden anında haberdar olmak için Telegram ve Whatsapp kanallarımızı takip ediniz.
Daha sonra yol haritalarının hazırlanıp Avrupa Komisyonu tarafından onaylanması gerekiyor.
Bir sonraki aşama, hukukun üstünlüğü alanında ara kriterlerin belirlenmesidir.
Bu koşullar da Avrupa Komisyonu tarafından belirlenmekte ve söz konusu yol haritalarının hükümlerine dayanmaktadır. Bu, reform eylem planlarının dikkatli bir şekilde geliştirilmesi gerektiği anlamına gelmektedir, çünkü bunlar sadece “gösteri” belgeleri değil, Avrupa entegrasyon reformlarının gerçek bir göstergesi haline gelecektir.
Ancak Batı Balkan ülkelerinin deneyimi, Avrupa Komisyonu’nun geçici koşulları genellikle açık gereklilikler olmaksızın ve aday ülkenin bağlamını dikkate alarak genel terimlerle formüle ettiğini göstermektedir, bu da AB açısından yorumlara alan açıyor ve ek koşullar oluşturuyor ve sonuç olarak müzakerelerde gecikme yaşanıyor.
Ukrayna örneğinde bunu önlemek için, Ukrayna Avrupa Politikası Merkezi, Siyasi ve Yasal Reformlar Merkezi ile birlikte, hukukun üstünlüğü alanındaki koşullara, yani yargı reformuna ilişkin öneriler geliştirmeye başladı.
