Biden yönetimi, Rus rafinerilerine yönelik saldırıları pervasızca ve muhtemelen fiyatları artıracak bir saldırı olarak görüyor.
Kiev, Rus rafinerilerine yönelik saldırıları, Ukrayna’ya karşı savaş yürüten Moskova üzerinde bir nüfuz aracı olarak görüyor. ABD, bunun küresel enerji fiyatlarında artışa yol açacağından ve Rusya’nın Ukrayna içinde daha agresif eylemlere yol açacağından korkuyor.
Washington Post, Amerikalı yetkililerin rafineriye yönelik saldırıları durdurma talebinin Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenskiy ve yardımcılarını rahatsız ettiğini, onu başından savdıklarını yazıyor. Aynı zamanda Washington bu ısrarını sürdürüyor.
Ancak Ukrayna, ABD’nin ricasını dikkate almak yerine, 2 Nisan’da Rusya’nın üçüncü büyük petrol rafinerisine düzenlenen saldırı da dahil olmak üzere Rus hedeflerine yönelik saldırılarını iki katına çıkardı.
Kiev, Kongre’nin 60 milyar dolarlık bir yardım paketini onaylayıp onaylamadığını görmek için beklerken, Rus birlikleri Ukrayna’nın ön cephe mevzilerine doğru ilerlerken, olaylar gerilimi artırdı. Ocak ayından bu yana Ukrayna bir düzineden fazla petrol rafinerisini vurdu ve Rus rafinerilerinin en az %10’unu devre dışı bıraktı. Bu arka plana karşı, Biden kampanyasını hızlandırırken küresel petrol fiyatları altı ayın en yüksek seviyesine ulaştı.
Ukrayna stratejisinin savunucuları Beyaz Saray’ı iç politikasını, Kiev’in askeri hedeflerin önüne koymakla suçluyor.
Senatör Tom Cotton geçen haftaki duruşmada Savunma Bakanı Lloyd Austin’e “Bana öyle geliyor ki Biden yönetimi seçim yılında benzin fiyatlarının artmasını istemiyor” dedi.
Temsilci Austin Scott, yakın zamanda gerçekleşen başka bir görüşmede bu soruyu sordu.”Rusya, Ukrayna’nın petrol, gaz ve enerji sektörüne saldırırken, Ukraynalılar neden Rusya’nın petrol, gaz ve enerji sektörüne saldırmasın?”
Haberlerden anında haberdar olmak için Telegram ve Whatsapp kanallarımızı takip ediniz.
Yetkililer, enflasyonu düşürmek için küresel enerji piyasalarına tedariki sürdürmenin yönetimin önceliklerinden biri olduğunu kabul ediyor. Ama Avrupa’da Ukrayna ordusuna yapılacak yardımın desteklenmesi de önemli.
Üst düzey bir Amerikalı yetkili, “Artan enerji fiyatları, Avrupa’nın Ukrayna’ya yaptığı yardım desteğini zayıflatabilir” dedi.
Buna ek olarak ABD, saldırıların Rusya’nın askeri yeteneklerini çok az azaltmasından ve Rusya’nın Ukrayna’nın elektrik şebekesine yönelik büyük bir karşı saldırısına yol açmasından endişe ediyor; bu da Ukrayna’ya, petrol rafinerilerine yapılan saldırılardan çok daha fazla zarar veriyor.
Petrol endüstrisi uzmanı Sergey Vakulenko, “Dron saldırıları petrol rafinerilerinin tamamını yok etmiyor ve genellikle tek tek tesisleri bile yok etmiyor, yalnızca onlara zarar veriyor. Ust-Luzka ve Ryazan petrol rafinerileri saldırıdan birkaç hafta sonra yeniden faaliyete geçti.” diye yazıyor.
ABD’nin petrol rafinerilerine yönelik saldırılara karşı çıkması, saldırıları adil bir oyun olarak gören Kiev’deki yetkilileri kızdırdı. Saldırıların Rus saldırganlığının bedelini artırmak ve Rus toplumunu savaş bitene kadar güvende olmayacağına ikna etmek için gerekli olduğuna inanıyorlar.
Diğerleri, ABD’nin rafineri saldırıları nedeniyle enerji fiyatlarının artacağı yönündeki korkularının temelsiz olduğunu söyleyerek, OPEC Plus’ın üretim kesintilerinden ve İsrail’in Hamas’la savaşını çevreleyen istikrarsızlıktan kaynaklanan son artışlara işaret ediyor.
ABD’nin tutumu, Washington’un Ukrayna saldırılarından duydukları memnuniyeti zar zor gizleyen Avrupa’daki müttefiklerinin tutumuyla çelişiyor.
