ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken, Ukrayna’nın başarılı bir karşı saldırısının yalnızca Kiev’in gelecekteki barış görüşmeleri sırasındaki konumunu güçlendirmekle kalmayıp, aynı zamanda Moskova’yı diplomasiye yönelteceğine inanıyor.
İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani ile yaptığı ortak brifingde karşı saldırı için “barışı uzaklaştıramaz, yakınlaştırabilir.” diyerek “Ukrayna’nın karşı saldırıdaki başarısı iki şey yapabilir. Ortaya çıkan herhangi bir müzakere masasındaki konumunu güçlendirebilir. Aynı zamanda Putin’in nihayet başlattığı savaşı sona erdirme müzakerelerine odaklanmasına da yol açabilir” diye ekledi.
Aynı zamanda ABD’nin Rusya’nın adil ve kalıcı bir barış için çalışmaya hazır olduğunu hâlâ görmediğini vurgulayan Dışişleri Bakanı ayrıca ABD’nin savaş alanında başarı elde etmesi için Ukrayna’yı desteklemeye “kararlı” olduğunu tekraren vurgulayıp “Ukrayna’ya desteğimizin sürmesi, ordusu için zaman içinde güçlü bir caydırıcılık ve savunma yeteneği oluşturabilmesi için kritik öneme sahiptir, böylece gelecekte Rusya yeni bir saldırı girişiminde bulunursa onu caydırma şansına sahip olur ve gerekirse, kendisini ona karşı etkili bir şekilde savunur.” diye ekledi.
Barış görüşmelerine dair bilinmesi gerekenler
Ukrayna makamlarının pozisyonu, Rus birliklerinin Ukrayna topraklarından çekilmesine kadar müzakerelerin mümkün olmadığı yönündedir. Savunma Bakanı Aleksey Reznikov da ana konuların Rusya Federasyonu’nun teslim olma şartları, tazminat ödeme prosedürü ve savaş suçlularının adalet önüne çıkarılma yöntemi olacağını vurguladı.
Ukrayna ayrıca bölge üzerindeki kontrolün tam olarak yeniden sağlanmasını, savaş esirlerinin geri gönderilmesini ve savaş suçlularının yargılanmasını sağlayan kendi barış planını önerdi.
Mayıs ayında, Ukrayna ve Batılı müttefiklerinin Rusya Federasyonu’nun katılımı olmadan bir zirve düzenlemeyi planladıkları öğrenildi. Zirvenin amacı özellikle tarafsız ülkeler ve Kiev’den çok Kremlin’e sempati duyan ülkeler arasında Ukrayna’nın barış formülünü teşvik etmek olacak.