Ukrayna’nın Ankara Büyükelçiliği’nden Kırım’ın işgalinin 6. yılı münasebetiyle basın açıklaması

Bu haberi sosyal medya hesabınızda paylaşın!

Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Sevastopol şehrinin Rusya tarafından işgalinin 6. Yılına ilişkin basın açıklaması

Rusya Federasyonu’nun Ukrayna’ya karşı silahlı saldırının başlattığı ve Kırım Özerk Cumhuriyeti ile Sevastopol şehrini işgal etmesi üzerinden altı yıl geçti.

Bu çirkin eylemi gerçekleştiren Rusya, uluslararası hukukun birçok norm ve ilkesini, özellikle Birleşmiş Milletler Antlaşması ve Helsinki Nihai Senedi gibi uluslararası temel belgelerinde yazılı olanları açıkça ihlal etti. Ukrayna’nın mevcut sınırlarına saygı duymak ve Ukrayna’nın toprak bütünlüğü ve bağımsızlığına karşı güç tehdidinden ya da güç kullanmaktan kaçındığı 1994 Budapeşte Memorandumun‘da öngörülen taahhütlerini kasıtlı olarak göz ardı etti. Ayrıca, Ukrayna-Rusya Dostluk, İşbirliği ve Ortaklık Antlaşması da dahil olmak üzere çok sayıda ikili anlaşmayı kabaca ihlal etti.

Rusya’nın işgali sonucunda Kırım insan hakları bakımından gri bir bölge haline geldi. Ukraynalılar ve Kırım Tatarlarının yanı sıra tüm muhalefet sesleri sistematik olarak bastırılıyor. Siyasi tutsakların sayısı uzun süre önce 100’ü aştı ve istikrarlı bir şekilde artmaya devam ediyor. İşgalci güç aktivistlere yönelik suçlamalarda bulunuyor, onlara işkence ve kötü muamele uyguluyor. Uluslararası Adalet Divanı’nın 19 Nisan 2017 tarihli kararına bakmadan, Kırım Tatar halkı Meclisi’nin faaliyetleri yasaklanırken, Ukraynaca eğitim görme imkânı yasaklandı. Binlerce insanın Moskova’nın yasakları nedeniyle Kırım’ı ziyaret etmesine izin verilmiyor. Ukrayna Ortodoks Kilisesi ve Kırım Tatar Müslümanlarının dini özgürlüğü giderek daha fazla endişe yaratmaktadır. Dahası, Rusya Kırım’da yasadışı olarak demografik değişiklikler yapmaya devam ediyor (2014-2018’de yaklaşık 140.000 Rus vatandaşı yarımadaya yerleştirildi). Bu durum gündelik hayatı kontrol etmek ve Cenevre Sözleşmesi‘nin koruması altında olan yerel halkı cezalandırmak için; vatandaşlık vermek suretiyle ve zorunlu askere alımlar gibi uygulamalar üzerinden Rusya mevzuatı ile gerçekleştirilmektedir. BM Genel Kurulu ve diğer uluslararası organlardan tekrarlanan itirazlara rağmen, Rusya işgal altındaki Kırım’da insan haklarına uyulmasına ilişkin uluslararası gözetimine izin vermeyi reddetti

Aynı zamanda Rusya Federasyonu, Kırım’ın hukuksuz işgalini meşrulaştırmak için, Kırım’ın içinde gayri meşru bir şekilde seçilmiş olan temsilcilerini uluslararası toplantılara göndermek suretiyle iş çevrelerinin ve akademik çevrelerin dikkatini çekmek ve onları Kırım‘da oluşturulan işgal yapılarıyla zehirli ilişkilerin içine sürüklemek için büyük çaba göstermektedir.

Rusya ayrıca Kırım’ı Karadeniz’deki güvenlik dengesini zayıflatmak ve aynı zamanda başta Suriye olmak üzere diğer bölgelere güç vermek için kullanılan devasa bir askeri üs haline getirdi. BM Genel Kurulu 73/194 (2018) ve 74/17 (2019) sayılı kararlarında Kırım’ın işgalci Rusya Federasyonu tarafından aşamalı bir şekilde askerileştirimesinden ve aynı zamanda Rusya Federasyonu’na ait silah sistemlerinin ve özellikle nükleer başlık taşıma kapasitesine sahip uçak ve roket sistemlerinin Kırım’a getirilmesinden duyduğu kaygıyı ifade etmiştir. Bunun yanı sıra, Rusya giderek Kara ve Azak Denizi’ni daha fazla “özelleştirmsiveye” çalışırken seyir özgürlüğünü bozuyor, tatbikatlar nedeniyle bölgenin büyük bölümlerini kapatıyor.

Ukrayna, toprak bütünlüğünü sağlamak ve Kırım’daki nüfus haklarını korumak için hem yurtiçinde hem de uluslararası arenada mümkün olan tüm önlemleri almaktadır. Sonuç olarak, BM, Avrupa Konseyi, AGİT ve diğer birçok uluslararası örgüt ve organ, Rusya’yı işgali durdurmaya ve Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü geri kazanmaya ve ayrıca insan hakları ihlallerini düzeltmeye çağıran BM Genel Kurulu’nun ‘Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Sevastopol şehri (Ukrayna), Karadeniz ve Azak Denizi bölgelerinin askerleştirilme sorunu’ ve ‘Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Sevastopol Şehrindeki (Ukrayna) İnsan Hakları Durumu’ gibi bir dizi belgeyi kabul etti. Yine de Rusya tüm bu uluslararası belgeleri ve talimatlarını gözardı etmeye devam ediyor.

Aynı zamanda Ukrayna, Uluslararası Adalet Divanı, Uluslararası Ceza Mahkemesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi vb. uluslararası hukukun ihlali nedeniyle Rusya’ya karşı bir dizi dava başlattı. Rusya’yı, uluslararası hukuk ihlallerinin cezasız kalmasını ve dolayısıyla tehlikeli bir emsal yaratamamasını sağlamak için elimizden geleni yapıyoruz.

Ukrayna tarafı, çalışmalarında ve ilgili çabalarında uluslararası toplumun daha fazla dayanışma ve desteğini beklemektedir. Rusya’ya saldırgan politikalarını koruduğu ve özellikle Kırım ve Donbas‘ı işgal ettiği, Azak Denizi ve bölgeyi militarize ettiği sürece, Moskova ile “her zamanki gibi iş yapmanın” mümkün olmayacağını göstermek büyük önem taşımaktadır. Uluslararası baskı, özellikle yeterli kısıtlayıcı önlemler yoluyla, bu konuda etkili olmaktadır.

Ukrayna tarafı Rusya’nın geçici işgali altında olan Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Sevastopol şehrinin Ukrayna’nın ayrılmaz bir parçası olduğunu ve özellikle BM Genel Kurulu “Ukrayna’nın toprak bütünlüğü” 68/262 sayılı kararı kapsamında tüm uluslararası ortaklardan işgal altındaki yarımada ile herhangi bir bağlantıdan kaçınmalarını istediğini yineler.

Kadir Çurku

Ekonomist. Türkiye’de Buz hokeyi, Artistik Buz Pateni Tarihi ve fotoğraf ile ilgilenmekte. Sitenin yönetimi yanında sitede editörlük yapmaktadır. 32 yıldır Kiev'de yaşamaktadır. İletişim: kadir@ukrhaber.com