Türk şirketi Aselsan ve Ukrayna’dan Ukrspetsexport, Ukrayna’da bireysel hava savunma sistemlerinin modernizasyonu için bir sözleşme imzaladı.
Bu konu ile alakalı Ukrrudprom ‘da yayınlanan makaleyi Türkçeye çevirerek sunuyoruz.
Anlaşmaların bir parçası olarak Kiev, güncellenmiş bir hava savunma komuta ve kontrol sistemine de sahip olurken; Türkiye, Ukrayna’nın silahlı kuvvetlerinin ve askeri-sanayi kompleksinin modernizasyonunda aktif rol alacaktır.
Ukrayna Deniz Kuvvetleri için yeni tip ilk korvetin inşaatına İstanbul tersanesinde başlandı. 2022’de, üzerine silahların yerleştirilmesi için Kiev’e devredilecek: büyük olasılıkla denizden karaya seyir füzeleri, Neptün ve diğer sistemlerle modernize edilmiş bir kompleks olacak ve 2024’te Ukrayna Donanmasının bir parçası olacak.
Daha önce Türkiye ve Ukrayna, Rus Mi-17’lerinin onarılacağı Türkiye’de bir üs kurulmasına ilişkin bir çerçeve anlaşması imzalamıştı. THK Teknik A.Ş. Ukrspetsexport ile ortaklaşa hem Türk helikopterlerini hem de üçüncü ülke araçlarının onarımını yapacaklar.
Ayrıca Ukrayna, Türk helikopterleriyle çalışma konusunda zaten deneyime sahip. Böylece 2018 yılında ülke, Türk Jandarma Komutanlığına ait 17 adet Mi-17 helikopterinin onarımı ve modernizasyonu için 40 milyon dolar değerinde bir sözleşme aldı. Türk helikopterleri, Motor Sich ile işbirliği içinde Aviacon uzmanları tarafından onarıldı.
Mi-17’nin dünyanın en büyük çift motorlu helikopteri olarak kabul edilen Mi-8MT’nin ihracat modifikasyonu olması da önemlidir: 1965’ten beri Mi-8’de 13 binden fazla değişiklik yapıldı.
2019 yılında Ukrayna, Türkiye’den 6 Bayraktar TB2 drone ve 3 yer kontrol paneli satın aldı. Başka bir TB2 İHA kompleksi, bu yıl Temmuz ayında Ukrayna Donanması hizmetine verildi. Ve 2022’de Kiev’e üç kompleks daha teslim edilecek.
Bu yaz, önemi küçümsenemeyecek bir olay daha gerçekleşti. İstanbul’da, uluslararası silah fuarı IDEF 2021’in oturum aralarında, Ukrayna Stratejik Sanayi Bakanı Uruski ve Türk Uzay Ajansı başkanı Yıldırım bir araya geldi. Konuşmalarının konusu, keşif uyduları da dahil olmak üzere fırlatma araçlarının, uzay araçlarının geliştirilmesinde işbirliğinin artmasıydı.
Karşılıklı yarar olduğu burada çok açıktır. Türkiye nispeten yakın zamanda bir uzay programına dahil oldu ve tecrübesi uydu üretimi ve tasarlanmış bir hibrit motoru ile sınırlı. Ukrayna ise Sovyet tecrübesi sayesinde, Ankara’nın ilk aşamayı tamamlamak için çok eksik olduğu fırlatma araçlarının yapım teknolojilere sahip ve 2023’te aya insansız bir araç gönderecek.
Ukrayna’da 15 ülkeden askerlerin katıldığı Rapid Trident tatbikatları başladı
Bu seviyedeki herhangi bir yüksek teknolojide olduğu gibi, askeri bir bileşen de var: Ukrayna’nın yardımıyla fırlatma araçları inşa etmeyi öğrenen Türkiye, orta ve uzun menzilli balistik füzelerin nasıl yapıldığını da öğrenecek.
Moskova ise bu tür her türlü alışverişe gergin bir şekilde tepki veriyor.
İlk bakışta, bugün Türkiye için Ukrayna, Sovyet gelişmelerinin geniş bir arşivine sahip, terk edilmiş bir bilimsel araştırma enstitüsüdür. Ama bu aynı zamanda çok yüzeysel bir yargı. Birincisi, Ankara, askeri-teknik işbirliği konularında Kiev’e endüstriyel işbirliği teklif ediyor.
Ekonomik işbirliği de önemlidir. 2018’de ülkeler arasındaki ticaret cirosu 4 milyar dolar iken, 2020’de ikili ticaret hacmi 5 milyar dolara ulaştı ve büyümeye devam ediyor. Doğru, Ukrayna Türkiye’ye neredeyse yalnızca fosil veya bitkisel hammaddeler ve ayrıca birincil yarı mamul ürünler sağlıyor: pik demir külçeleri, tahıl ve ayçiçeği tohumu, arzın %70’ini oluşturuyor. Ancak Türkiye, makine mühendisliği, kimya ve hafif sanayi ürünlerinin çoğunu ihraç etmekte ve geniş Ukrayna pazarına giderek daha fazla güvenle hakim olmaktadır.
Sonuç olarak, ekonomik ilişkilerin ve askeri-teknik işbirliğinin sağlam temeli üzerinde siyasi işbirliği daha ortaya çıktı. Kırım konusunda Ankara’nın tutumu net: “Türkiye, Rusya’nın Kırım’ı yasadışı işgalini tanımadı ve tanımayacak ve Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü destekleyecektir.” Geçenlerde Kiev’de düzenlenen “Kırım Platformu” ile ilgili de daha sert konuşan Recep Tayyip Erdoğan, düzenli olarak düzenlenen bu uluslararası etkinliğin “yasadışı işgal edilen Kırım’ın kurtarılmasında etkili bir araç olacağını” söyledi.
Türkiye ilk yedi ayda Ukrayna’dan cevher ithalatını 4 kat artırdı
Ve Moskova’nın hiçbir çabası, Türkiye’yi “lezzetli” ekonomik projelerle cezbetme girişimlerinin hiçbiri Ankara’yı bu konumdan geri adım atmaya zorlayamaz. Ukrayna, Türk tarafının Moskova ile eşit şartlarda oynamasını sağlayan koz oldu. Rusya, Suriye İdlib, Azerbaycan Karabağ ve diğer çatışma noktalarında Türkiye’nin “kırmızı çizgilerini” ne kadar aşmaya çalışırsa, Ankara ile Kiev arasındaki ilişkiler, Moskova’nın aksine o kadar güçlü olacaktır.
ukrhaber.com
