Kiev’de Cumhuriyet Bayramı resepsiyonu

Bu haberi sosyal medya hesabınızda paylaşın!

Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçisi Yağmur Ahmet Güldere ve eşi Seda Güldere’nin davetiyle Cumhuriyetimizin ilânının 96. yıldönümü vesilesiyle Kiev’de 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı resepsiyonu düzenlendi.

Ukrayna’da yaşayan Türk, Ahıska, Azerbaycan, Gagauz, Kırım Tatar toplumunun üyeleri ile Ukraynalılar ve diğer ülkelerin diplomatik temsilcilerinin katıldığı resepsiyonda Türkiye ve Ukrayna milli marşlarının okunmasından sonra Kiev Büyükelçisi Yağmur Ahmet Güldere tarafından davetlilere Türkçe ve Ukraynaca hitap edildi.

Ayder Rustemov paylaştı: 31 Ekim 2019 Perşembe

Büyükelçi Güldere’nin konuşması:

Kıymetli vatandaşlarımız ve soydaşlarımız, Ukraynalı ve yabancı dostlarımız,

Türkiye Cumhuriyeti’nin 96. Kuruluş yıldönümü davetimize hoşgeldiniz.

29 Ekim 1923, bizim tarihimizde çok önemli bir dönüm noktası. Yıllar süren kurtuluş savaşını zaferle kapatan Ankara, Cumhuriyeti ilan ederek yeni bir başlangıç yaptı. Ama bu başlangıcın önünü açan kurtuluş mücadelemiz hiç kolay olmadı.

Lesya Ukrainka, zorluklarla karşı karşıya kaldığınızda kara bulutlara, karanlık şüphelere aldırmadan, altın bir bahara yürümek lazım diyor. İşte Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş hikayesi de pek çok kişinin pes ettiği noktada umudunu kaybetmeyenlerce, Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın yazdığı gibi, kağnının önüne kendisini koşup, düşman üstüne yüceden yüceden yürüyen Elifciklerce yazıldı.

Bu zorlu mücadeleden zaferle çıkarak Cumhuriyeti kuran Mustafa Kemal Atatürk’e ve silah arkadaşlarına minnetimizi kelimelere sığdırmak mümkün değil. Hepsinin manevi huzurunda hürmetle eğiliyorum. Tüm şehit ve gazilerimizin, bütün istiklal kahramanlarımızın ruhu şad olsun.

Askeri zaferi takiben kurulan Türkiye Cumhuriyeti, bu defa başdöndürücü bir çağdaşlaşma mücadelesi başlattı. Az zamanda çok ve büyük işler yaptı. Bunu yaparken geçmişini asla unutmadı ve yadsımadı. Tarihin derinliklerinden getirdiği birikimin üzerine koyarak hep daha ileriye yürüdü. Küllerinden yeniden doğan Türkiye, bugün 80 milyonluk nüfusu, 800 milyar dolarlık ekonomisi ve doğru bildiği yolda korkmadan yürüyen, insan odaklı dış politikasıyla dünyanın dört köşesinde vatandaşlarına himaye sağlayan, mazlumların sesi olan, terörle mücadele başı çeken bir ülkedir.

Maalesef son yıllarımız çok çeşitli tehditlerle aynı anda mücadele ederek geçti. Sorunların bir kısmını çözdük. Bazılarıyla mücadelemiz ise biz burada konuşurken sürüyor. Cephedeki askerlerimizin görevlerini biran önce güvenlik içinde tamamlayıp kışlalarına, evlerine dönmesini diliyoruz. Bizim isteğimiz ülkemizde güvenlik içinde yaşamak, komşularımızda huzur ve barış görmek. Bunu sağlamak için gereken neyse yapacağız, bundan kimsenin şüphesi olmasın.

Elbette barış ve istikrar, ülkelerin işbirliği ve dostluğuyla mümkün. Türkiye’nin en yakın dostlarından biri de Ukrayna. Yoğun siyasi diyaloğumuz, 4 milyar doları aşkın ticaretimiz, 3 milyar doları aşan yatırımlar, 20.000’i aşkın vatandaşımızın Ukrayna’yı ikinci evi sayıp buraya yerleşmesi, 3 milyonun üzerinde karşılıklı turist akışı, bu yakınlığımızın ilk akla gelen birkaç göstergesi.

Bu rakamlar daha da yükselecek. Sayın Zelenskiy Ağustos’ta Türkiye’yi ziyaretinde ilişkilerimizdeki kazan-kazan formülüne işaret etti. Gerçekten bu formül ilişkilerimizin en güzel tasviri. Savunma sanayiinden tarıma, yenilenebilir enerjiden inşaata her alanda işbirliği yapıyor, birlikte güçleniyoruz. Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın önümüzdeki aylarda Ukrayna’ya yapacağı ziyaret, bu çalışmalarımızı yeni bir aşamaya taşıyacak.

Zor sınamalarla karşı karşıya olan Ukrayna’ya desteğimiz tamdır. Kırım dahil Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü savunmaya devam edeceğiz. Çok zor şartlarda yürüttüğünüz reform sürecine katkı sunmayı sürdüreceğiz. Donbas’taki sorunların tez vakitte aşılmasını diliyoruz.

Ukrayna’yı bizim için özel kılan bir husus, Kırım Tatarı, Gagauz ve Ahıskalı kardeşlerimizin burayı vatan sayması. Ne diyor merhum Cengiz Dağcı? “Vatanım, vatanım! Dünyanın hangi köşesinde olursam olayım, ben yaşadıkça sen de benimle beraber var olacaksın…” Hepimize ışık tutan bu şuur, şüphesiz bizi birbirimize daha yakın kılıyor.

Maalesef Kırım’ın ilhakı ve Donbas’taki ihtilaf, pek çok soydaşımızı çok menfi etkiledi. Ukrayna devletiyle elele, sizlere destek olmak boynumuzun borcudur. Barınma, ibadet ve eğitim dahil tüm ihtiyaçlarınızın karşılanması için Ukrayna makamlarıyla birlikte çalışmayı sürdüreceğiz.

Güzel Ukrayna’nın iyi insanları, Türkiye’nin dostları, kıymetli soydaşlar, sevgili vatandaşlar,

Türkiye ve Ukrayna, stratejik partnerler ve Karadeniz komşuları olarak her gün biraz daha yakınlaşıyor. Biz Türkiye’nin parlak geleceğine, Ukrayna’nın parlak geleceğine ve Türkiye-Ukrayna işbirliğinin parlak geleceğine yürekten inanıyoruz. Bugün bu salonda gördüğümüz tablo, bu inancımızı daha da güçlendirdi.

Bu özel günümüzde bizimle birlikte olduğunuz için hepinize tek tek teşekkür ediyor, en kalbi saygılarımı sunuyorum.

Slava Tureççini, Slava Ukraini.

Kadir Çurku

Ekonomist. Türkiye’de Buz hokeyi, Artistik Buz Pateni Tarihi ve fotoğraf ile ilgilenmekte. Sitenin yönetimi yanında sitede editörlük yapmaktadır. 32 yıldır Kiev'de yaşamaktadır. İletişim: kadir@ukrhaber.com